İNCELEME: Assassin's Creed Brotherhood

Oyun dünyasında en çok sevilen karakterlerinden biri olanEzio Auditore da Firenze’nin ikinci, serinin üçüncü oyunu olan Assassin’s Creed: Brotherhood ile karşınızdayım. 

Ezio serisini başlatan oyun olan A.C. II oyununu o kadar çok oynadım ki seri incelemesine Ezio’nun 2. oyunu olan Assassin’s Creed: Brotherhood ile başlamak istedim. "Neden Assassin’s Creed II’den önce Brotherhood inceliyorsunuz?" diye soranlara bence şimdiden cevap vermiş oldum. 

Oyun gerçekten de biraz zorlama gibime geldi. AC II’de &SPOILER&Ezio, senin görevin bitti. Desmond sıra sende!& dedikten sonra, oyunu sonradan oynamış olan ben "Bu oyunun devamını nasıl bağladılar ki? Sonuçta Ezio’nun görevi bitmişti. Sıra Desmond’a gelmişti yani" diye düşünüyordum. 

Ubisoft abi durur mu hiç? Hemen Ezio’nun devam oyunlarına girişti Desmond oyunu da anca hayallerimizde kaldı. Oyun başladığında Ezio’nun hikayesinin bittiğini çok fazla hissediyorsunuz. 

Başlangıç görevleri de buna uygun şekilde dizayn edilmiş aslında ama her şey Villa Auditore’nin basılmasıyla değişiyor. (Tabii ki de bir çekişme, bir hikaye girecekti araya ama intikam hikayesi tekrar tutar mıydı bilemedim!) 

Hikayeye girmemek için zor tutuğum bu giriş paragrafından sonra hemen hikayemize girelim!

HİKAYE

Hikayemize ISU ırkından Minevra’nın çok güzel cümleleri ile başlıyoruz. 

Tapınağın içine geri döndüğümüzde ise Rodrigo Borgia’yı kıyafetlerini bırakmış ve kaçmış şekilde buluyoruz. Amcamız Mario Auditore’nin bizi bulmasıyla onunla beraber Villa Auditore’ye geri dönüyoruz. Villa Auditore’ninçevresinin değişmiş, gelişmiş kale toplarını yerleştirmiş tam bir savunma kalesi haline gelmiş buluyoruz. Tabii Ezio ise halka yardımcı oluyor, topların bakımını yapıyor ve hatta topları bir bir deniyor. 

Assassin's Creed: Brotherhood/Minevra ve Ezio

Bu arada büyük kutlamaya hazırlanan Auditore ailesi, babalarının ve kardeşlerinin intikamını alan Ezio’yubaşköşeye hemencecik konduruyor. Kutlama sonrası mercimeği fırına verdikten sonra uykuya dalan Ezio (İki plastik oyuncağın birbirine vurması gibi bu arada!), gece derin uykusunda top atışlarının odasını yıkmasıyla uyanıyor. 

Borgia'lardan Cesare, Borgia’nın ordusuyla birlikte kentin büyük bir kısmını harap ediyor. Top atışlarıyla halk kaçıncaya kadar Borgia ordusunu tutan Ezio sonunda bir top mermisinin bulunduğu bölgeye gelmesiyle yaralanır. Karşı koymamıza rağmen papalığın gücünü arkasına alan Cesare, kente girdiği anda amcamız Mario Auditore’yi öldürüp elinde ki Cennet Elmasını ele geçirir. 

Ezio bu durum karşısında çaresiz kalır. Annesi ve kardeşini gizli tünelden dışarı çıkaran Ezio için ise Roma’da büyük bir intikam hikayesi başlamış olur.

OYNANIŞ

Oynanış A.C. II’den alıştığımız gibi aslında eklenmiş birkaç yeni özellik dışında hiçbir şey yok. Bu oyundaki en büyük devrim ise zincirleme öldürme mekaniği sanki savaş mekanikleri çok zormuş da daha da kolaylaştırılmak istenmiş gibi bir hali var.

 Ayrıca at sürme mekanikleri A.C. II’ye göre çok daha rahatlamış durumda. Tabii ki bu oyunda asıl önemli gelen mekanik ise "Suikastçı Kardeşliği" (Adı üzerinde zaten Brotherhood!) mekaniği: Oyunda alt üst olmuş Roma’da Borgia askerleri tarafından öldürülmeye çalışılan insanları kurtardığımızda bizim için savaşmaya yemin ediyorlar. 

Bu yemin eden insanları suikastçı olarak yetiştirip görevlere gönderebiliyorsunuz. Ayrıca bunları tek bir tuş ile de askerlerin üzerine saldırma emrini verebiliyorsunuz. 

Bir diğer gelen mekanik ise tabii ki de bölge ele geçirme mekaniği (Ubisoooft!).

 Borgia askerleri tarafından korunan kalelerin komutanlarını öldürüp kulenin üstündeki Borgia bayrağını yaktığınızda bölgeyi ele geçirmiş oluyorsunuz. Bu bölgeye daha önce kurtardığınız suikastçı birliğine katılmış olan insanlar yerleşiyor.

 Oyunun savaş mekanikleri çok rahatlamış, zincirleme öldürme mekaniği zaten oyunu kolaylaştırırken bir de savaşa kendi Suikastçı birliğimizde girince çok daha basit bir hale gelmiş. Bıraksak kendisi oynayacak artık oyunu diyebiliriz. Oyunun grafikleri bugün halen güzel duruyor bunun üzerine fazla durmak istemedim.

SON DEĞERLENDİRME

Bu oyun kötü değil, bir intikam hikayesini güzel anlatıyor. Benim beklediğim bir Desmond oyunuydu, A.C. II’den sonra güzel bir devam oyunu yapmışlar. Oyunun grafikleri güzel, çok fazla eskimemiş. Çok fazla bug veya glitch ile karşılaşmadım.

 (Her şey Unity ile başladı zaten.) Aynı zamanda bol bol yan görev yerleştirilmiş, tapınakçı ajanları ve Leanardo’nun silahları görevlerini takip etmenizi özellikle öneriyorum. 

Bu oyun parasının hakkını veriyor fakat A.C. II gibi bir oyun da beklemeyin diyorum.